CAN YÜCEL’E
Geçerek zamanın dehlizlerinden
Şiirin çıplak atında
Daha yıllarca koşacak
Dökülürken yaprakları imgelerin
Haykıracak Eylül bahçelerinde
Bir şarkı gibi özlemlerini
Sis ve duman olup şarap renginde
Savrulacak kalbi eskimeyen sevdaların yüzünde
Ve onun yüzünde ve her halinde
Bilge bir çocuğun ağırbaşlı uçarılığı
Ve delidoluluğu yaşlı bir bilgenin
Çağıracak bizi hayatın şiir değmemiş köşelerine
Bu adam daha yıllarca içecek
Daha yollarca yürüyecek
Azaltacak şiirler ve insanlar arasındaki mesafeleri
Ve öpecek masmavi alnından kelimelerin
Ne sarhoş ne ayık tam bir Hayyam halinde
Açacak kapısını güzelliklerin
Birer yudum içsin diye yıldızlar ve bulutlar
Bu şiiri bir kadeh gibi kaldırıyorum
Sağlığına ve onuruna
1 Ekim 1996-Erzincan
Mustafa Günay
Geçerek zamanın dehlizlerinden
Şiirin çıplak atında
Daha yıllarca koşacak
Dökülürken yaprakları imgelerin
Haykıracak Eylül bahçelerinde
Bir şarkı gibi özlemlerini
Sis ve duman olup şarap renginde
Savrulacak kalbi eskimeyen sevdaların yüzünde
Ve onun yüzünde ve her halinde
Bilge bir çocuğun ağırbaşlı uçarılığı
Ve delidoluluğu yaşlı bir bilgenin
Çağıracak bizi hayatın şiir değmemiş köşelerine
Bu adam daha yıllarca içecek
Daha yollarca yürüyecek
Azaltacak şiirler ve insanlar arasındaki mesafeleri
Ve öpecek masmavi alnından kelimelerin
Ne sarhoş ne ayık tam bir Hayyam halinde
Açacak kapısını güzelliklerin
Birer yudum içsin diye yıldızlar ve bulutlar
Bu şiiri bir kadeh gibi kaldırıyorum
Sağlığına ve onuruna
1 Ekim 1996-Erzincan
Mustafa Günay
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder